Mitral Kapak Sarkması – Mitral Valv Prolapsusu

27.03.2023
714
Mitral Kapak Sarkması – Mitral Valv Prolapsusu

Damar sertliği bulunan ve kolesterolü yüksek olan bireylerde kullanılan bir rehabilitasyon usulüdür.

Arteriyosklerozun sebepleri öğrenilmediğinden, bu hastalığa özgü rehabilitasyon usulleri uygulamak imkânsızdır. Hastaların muhakkak bir beslenme programı izlemeleri gene de ehemmiyetlidir.

Arteriyoskleroz yaradılışını açıklayan teoriler arasında en geçerli olanı hastalıkla yağlar arasında ilişki kuran yaklaşımdır. Bu yaklaşımı destekleyen bir hayli bilgi vardır: Fazla yağlı gıdalar verilen deney hayvanlarında kesinlikle arteriyoskleroz büyümektedir. Farklı Etraflarda yaşayan aynı ırktan fertler, beslenme alışkanlıklarında yağ bakımından zengin gıdalar çoğunluktaysa genellikle arteriyoskleroza tutulurlar. Şeker hastalığı ve hipotiroidizm tiroit salgısı eksikliği gibi kanda yağ seviyesini yükselten hastalıklar arteriyosklerozu hazırlayıcı tesir yapar. Araştırılan tam şartlar, yağların arteriyoskleroz yaradılışında ehemmiyetli bir tesiri olduğunu gösterir. Ama bu tesirin tam ebatları gene de sarihlikle bilinmemektedir.

İlk iki bilgiden çıkarılabilecek netice, gıdalarla alınan yağların arteriyoskleroz yaradılışında tanımlayıcı olduğudur. Analistler bu mevzuda dikkatlerini iki yağ bileşiğinde yoğunlaştırır: Yağ asitleri ve kolesterol.

Yağ Asitleri

Yağ asitleri, zincirlerinde 4-24 karbon atomu bulunan organik asitlerdir. Molekül yapılarında çift bağların varlığına göre doymuş ya da doymamış yağ asitleri olarak ikiye dağılırlar. Doymamış yağ asitleri kapsadıkları çift bağ rakamına göre tek çift bağlı ya da çok çift bağlı olabilir. Gıdalarla alınan doymuş yağ asitlerinin kanda kolesterol çoğalışına neden olduğu öğrenilir. Tek çift bağlı doymamış yağ asitleri kolesterol seviyesini Çok az etkilerler. Çok çift bağlı doymamış yağ asitleri ise kolesterol seviyesini düşürdükleri gibi lipoprotein ve trigliserit seviyelerim de alt çekerler.

Bazı Gıdalardaki Yağların Yağ Asidi İçeriklerini İnceleyelim

Tüm süt mahsulleri tereyağı, peynir, kaymak ve kara hayvanlarından elde edilen yağlar doymuş yağ asitleri bakımından çok zengin yüzde 50-60; tek çift bağlı doymamış yağ asitleri bakımından oldukça zengin yüzde 40-60; çok çift bağlı doymamış yağ asitleri bakımından ise fukaradır yüzde 5-10.Yerfıstığı yağı, zeytinyağı ve yumurta kaderi tek çift bağlı doymamış yağ asitleri bakımından özellikle zengin yüzde 75-80, doymuş yağ asitleri ve çok çift bağlı doymamış yağ asitleri bakımından ise fukaradır yüzde 5-20. Tek çift bağlı doymamış yağ asitlerinin en iyi öğrenilen misali, oleik-palmik asit ve oleik asittir.Mısır, soya ve ayçiçek yağları ile balık yağlan çok çift bağlı doymamış yağ asitleri bakımından oldukça zengindir. Çok çift bağlı doymamış yağ asitleri linoleik asitte bol bulunurken, araşidonik asitte daha azdır. Bu yağlarda, çok çift bağlı doymamış yağ asitleri yüzde 50-70 oranında, tek çift bağlılar yüzde 20-30 seviyesinde ve doymuş yağ asitleri yüzde 5-15 oranındadır.

Arteriyosklerozlu şahıslar üçüncü gruptaki yağlan kapsayan yiyecekleri almalıdırlar. Birinci gruptaki yağlardan netlikle sakınmalı, ikinci gruptakilerden ise çok az ölçülerde harcamalıdırlar. Bayağı bir beslenme kumpasında mısır yağının kan kolesterol seviyesinin düşmesinde tesirli olduğu görülmüştür. Ama bu yağın doymuş yağ asitleri bakımından zengin olan yiyeceklerden iki kat daha fazla doymuş yağ asidi kapsaması, böyle bir rejimin arteriyosklerozlu hastalar için uygun olmadığını gösterir.

Doymamış yağ asitleri yüksek sıcaklıklarda başka bir deyişle pişirmekle ehemmiyetli miktarda başkalaşıma uğrarlar ve doymamışlık oranlan daha da çoğalır. Bu sebeple yağları pişirmeden kullanmalı; pişmiş yağlar birkaç defa ısıtılmamalıdır. Pişirme sırasında sıcaklığın 170°C’yi geçmemesi önerilir. Zira bu sıcaklığın ötesinde doymamış yağ asidi molekülleri ehemmiyetli metamorfozlara uğrarlar.

Kolesterol Ve Genel Olarak Yağlar

Beslenmede kolesterolün riskini vurgulayan paradokslu bilgiler vardır. Kolesterol bakımından zengin gıdaların kan kolesterol seviyesini yükselttiği, kolesterol kapsamayan gıdaların ise kan kolesterol seviyesini etkilemediği anlaşılmaktadır zira karaciğer başta olmak üzere bir hayli dokuda kolesterol yaradılışı sürer. Reel risk, sadece kolesterol ile onu taşıyan beta-lipoproteinlerin kandaki seviyesinin yüksek olması değil, bu yüksek seviyenin uzun süreli olmasıdır.

Netlikle yağ içeriği düşük gıdalar harcanmalı ve yağlar çok çift bağlı doymamış yağ asitleri bakımından zengin olmalıdır. Bu sebeple koyun, kaz, Ördek ve domuz etleri, salam, sucuk, süt, peynir, dondurma, tatlı vb. gıdalar az tüketilmelidir.

Şeker Ve Proteinler

Arteriyosklerozluların beslenmesinde proteinlere az yer verilmesi gerektiğini bildiren araştırma neticelerine rağmen proteinler genellikle çok harcanır. Şeker de tahlilcilerin dikkatini giderek daha çok sürüklemektedir. Araştırmalar, arteriyosklerozda yağ metabolizması bozukluklarının yanı gizeme şeker metabolizmasında da fazla besbelli olmayan hafif bozukluklar görüldüğünü ispatlamıştır. Şeker bakımından zengin gıdalar alanlarda kan yağ seviyesinin de çoğaldığı kollanır. Gıdalarla alınan şekerlerin büyük bir kısmı bedende yağlara dönüştürülür.

Rehabilitasyon

Arteriyoskleroz rehabilitasyonuna, hastalık muayenehane bulgular vermeden evvel başlamak gerekir. Rehabilitasyonda beslenme alışkanlıkları yine tertip edilir; pıhtılaşma önleyici ve pıhtı çözücü fibrinolitik ilaçlar, ayrıca lipoprotein ölçüsünü eksilterek kolesterol birleşimini ve taşınmasını önleyen ilaçlar kullanılır.

Arteriyosklerozda cerrahi rehabilitasyon da uygulanabilir. Koroner damar ya da büyük atardamarların arteriyoskleroz neticesinde tıkandığı olgularda cerrahi teşebbüse müracaat etilebilir. Günümüzde koroner baypas operasyonu ya da tıkanan damarın bedenden alınan bir başka damar parçasıyla değiştirilmesi gibi uygulamalar yapılmaktadır.

 

BİR YORUM YAZIN
ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.