Gelecek nesilleri öldürüyoruz

06.10.2023
334
Gelecek nesilleri öldürüyoruz

Kendilerinin ve çocuklarının yeme alışkanlıklarının yarattığı tehlikeyi görmezden gelen birçok Amerikalıya çekici gelmeyecektir. Çoğu kişi, hastalıklara neden olan yiyecekler yemeye devam edebilmek için her şeyi …

Kendilerinin ve çocuklarının yeme alışkanlıklarının yarattığı tehlikeyi görmezden gelen birçok Amerikalıya çekici gelmeyecektir. Çoğu kişi, hastalıklara neden olan yiyecekler yemeye devam edebilmek için her şeyi yapacak ve bu arada da sağlıklarını feda edeceklerdir. Birçok Amerikalı tüketici, di­yetleri hakkındaki tehlikeleri bilmemeyi tercih ederler, çünkü aldıkları zevke müdahale edilmesini istemezler. Bu kitap o kişiler için yazılmamıştır.

Eğer zevk aldığınız bir şeyden vazgeçmeniz gerekiyorsa, bilinçaltınız katı gerçekleri görmezden gelmeyi tercih eder ya da mantıksız görüşleri savunur. Birçok kişi sağlıksız yeme alışkanlıklarını inançla savunmaktadır. Diğerleri ise öyle olma­dığı halde, “Ben zaten sağlıklı bir diyet izliyorum,” derler.

Değişime karşı genel bir direnç vardır. Sağlıklı yeme şekil­leri ve beslenmede mükemmelliğe erişmenin bilimsel önemi bize çocukken öğretilseydi her şey çok kolay olurdu. Ne yazık ki günümüzde çocuklar her zamankinden daha kötü bir şekilde beslenmektedirler.

Amerikalıların çoğu, çocuklarını besledikleri diyetlerin uzun vadede kanser olma riskini artırdığından habersizdirler.Fast food türü yiyeceklerin, çocuklarının sigara içmesine izin vermeleri kadar (hatta daha fazla) risk taşıdığını bile bilme­mektedirler.

1992′de yapılan Bogalusa Kalp Araştırması, çocukların ve ergen gençlerin çoğunda yağ plaka ve şeritlerinin mevcudiyetini (aterosklerozun başlangıcı) onaylamıştır.

Sosyal açıdan kabul edilebilir olmadığı için çocuklarınızın bir masanın çevresinde oturup puro ve viski içmelerine izin vermezsiniz ama onların düzenli olarak kola, trans yağlarda pişirilmiş kızartmalar ve çizburger yemelerine izin vermek sizi rahatsız etmez. Birçok çocuk günlük olarak donat, kurabiye, kek ve şeker tüketmektedir. Bu çeşit yiyecekleri tüketmenin, sinsi ve yavaş bir şekilde çocukların genetik potansiyelini mahvettiğini ve ciddi hastalıkların oluşmasına neden olduğunu anlamak ebeveynler için zordur.

Ülkemizdeki çocukların ortalama ağırlığı ve çocukluk obezitesine rastlanma sıklığı bu kadar artmışken, gelecek neslin sağlığı ve mutluluğu konusunda olumlu düşünmek ger­çekçi değildir. En çarpıcı sonuçlar, kaza sonucu ölmüş çocuk­lar üzerinde otopsilerin yapıldığı 1992 Bogalusa Kalp Araştır­masında ortaya çıkmıştır. Araştırma, çocukların ve ergen genç­lerin çoğunda yağ plakaları ve şeritlerinin olduğunu (ateros-klerozun başlangıcı) göstermiştir! Araştırmacıların vardığı sonuç şudur: “Erken yaşlarda kardiyolojik önlemler alınması gerekmektedir.” Sanırım “kardiyolojik önlemler” demekle sağlıklı yemek yemek kastediliyor.

New England Journal ofMedicine dergisinde yayımlanan bir başka güncel otopsi çalışması da, yirmi bir ve otuz dokuz yaşları arasındaki yetişkinlerin yüzde 85′inden fazlasının koroner arterlerinde daha şimdiden aterosklerotik değişiklikler olduğunu bulmuştur. Yağ şeritleri ve lifli plakalar koroner arterlerin birçok bölümünü kaplamıştır. Abur cubur yemenin sağlıklı olmadığını herkes bilmektedir, ama çok az kimse bunun ciddi, hayatı tehdit eden bir hastalığa neden olacağını anlamaktadır. Çocukken yediğimiz yiyeceklerin gelecekteki sağlığımız üzerinde güçlü bir etkisi olduğu açıktır.

Çocukluktaki diyetin ilerdeki yıllarda bazı kanserlerin oluşumunda, yetişkinlikte yenilen diyetlere göre daha güçlü bir etkisi olduğuna dair bulgular vardır.

Günümüzde okul çocuklarının yüzde 25′inin obez olduğu tahmin edilmektedir. Erken yaşlardaki obezite, yetişkinlikte de obeziteye neden olmaktadır. Aşın kilolu bir çocuk daha erken yaşlarda kalp hastalığına yakalanır. Ölümle ilgili veri­lere göre, yetişkinliğin başlannda aşırı kilolu olmak, yetişkin­liğin sonraki yıllannda aşın kilolu olmaktan daha tehlikelidir.

BİR YORUM YAZIN
ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.