Tehlikeli diyetler
Aşırı riskli ameliyatlara ek olarak Amerikalılar, obeziteyi yendiği söylenen birtakım hileli diyetlerle de bombardımana tutulmaktadırlar. Hemen hemen bütün diyetler etkisizdir. Bu diyetler işe yaramaz, çünkü …
Aşırı riskli ameliyatlara ek olarak Amerikalılar, obeziteyi yendiği söylenen birtakım hileli diyetlerle de bombardımana tutulmaktadırlar. Hemen hemen bütün diyetler etkisizdir. Bu diyetler işe yaramaz, çünkü diyeti uyguladığınız sırada ne kadar kilo verirseniz verin, diyeti bırakır bırakmaz bütün kilolarınızı geri alırsınız. Porsiyonlara dikkat ederek az kalori yemeye çalışmaya tipik olarak “diyet yapmak” denir ve bu yöntem neredeyse hiçbir zaman kalıcı kilo kaybı sonucunu vermez ve zaman içinde problemi daha kötü bir hale getirir. Bu şekilde “diyet yapmak” geçici olarak metabolizmanızın hızını yavaşlatır, bu nedenle genellikle verdiğinizden daha çok kilo alırsınız. Diyete başlamadan önceki kilonuzdan daha ağır bir hale gelirsiniz. Bu, birçok kişinin isyan etmesine yol açar: “Her şeyi denedim ama hiçbiri işe yaramıyor. Bu durum genetik olmalı. Kim bu durumda çabalarından vazgeçmez ki?”
Aşın kilo problemini sıradan yollarla çözmeye çalışmanın -az kalorili bir diyet yapmanın- işe yaramadığını çoktan biliyor olabilirsiniz. Fakat nedenini bilmeyebilirsiniz. Bunun nedeni basittir ama genellikle göz ardı edilir: Çoğu kişinin aşırı kilolu olmasının nedeni ne kadar yedikleri değil, ne yedikleridir. İnsanların çok yedikleri için şişmanladıkları savı yanlış bir inanıştır. Doğru yiyeceklerden çok miktarda yemek başarınızın anahtarıdır ve bu planı hayatınızın geri kalanı boyunca uygulayabilmeniz de bu nedenle mümkündür. Birçok kişiyi aşın kilolu hale getiren çok yemeleri değil, kalorilerinin çoğunu yağ ve rafine karbonhidratlardan ya da az besin içeren yiyeceklerden alıyor olmalarıdır. Az besin içeren bir diyetle beslenmek hastalıkların oluşması için elverişli bir ortam yaratır.
Metabolizmanızdan ya da genlerinizden bağımsız olarak yüksek besinli bir diyet uyguladığınızda normal kilonuza erişebilirsiniz. Amerikalıların çoğu aşırı kilolu olduğuna göre, problem birincil olarak genetik nedenlerden kaynaklanmamaktadır. Genler önemli bir etken olmakla birlikte, fiziksel aktivite ve yiyecek seçimleri daha önemli bir role sahiptir. Tek yumurta ikizleri üzerinde aşın kilolu olmaya yatkınlıkla ilgili olarak yapılan araştırmalarda, tüm vücut ve kann bölgesinde yağ toplanmasının en güçlü çevresel belirleyicisinin fiziksel aktivite olduğu bulunmuştur.12 Aile geçmişinde yüksek oranda obezite olan kişiler bile, fiziksel aktivitelerini artırarak ve beslenmelerinde uygun değişiklikleri yaparak etkili bir şekilde kilo vermektedirler.
Çoğu zaman insanların aşırı kilolu olmalarının nedeni yüksek kalorili, az besinli bir diyet uygulamalannın yanında, fiziksel aktivitelerinin de çok az olmasıdır. Yağ ve rafine karbonhidratlar gibi az lifli, bol kalorili yiyeceklerle dolu bir diyet uygulamak asıl suçludur.
Yağlı yiyecekler ve rafine karbonhidratlar yediğiniz sürece sağlıklı bir biçimde kilo vermeniz imkansızdır. Oturmaya dayalı hayat tarzımız ve tipik “Amerikan” yiyecekleri (çok yağlı, az lifli) yememiz nüfusun çoğunluğunun aşırı kilolu olmasının nedenidir.