Kivi kanseri önlüyor!
C, E, B2 ve A vitaminleri ile bakır ve fosfor, güzergahından zengin kivinin, kanser yaradılışını ve kabızlığı önlediği, kanı sulandırarak kalp ve damar hastalıklarına iyi …
C, E, B2 ve A vitaminleri ile bakır ve fosfor, güzergahından zengin kivinin, kanser yaradılışını ve kabızlığı önlediği, kanı sulandırarak kalp ve damar hastalıklarına iyi geldiği bildirildi.
Türkiye Diyetisyenler Derneğinin TDD Dış İlişkiler Kurulu Başkanı Diyetisyen Selahattin Dönmez, kivinin, zengin yiyecek kıymeti, değişik lezzeti, vitamin, mineral, antioksidan, fitokimyasal ve lif içeriğiyle eşsiz bir meyve olduğunu söyledi.
Yapılan araştırmalarla kivinin sahip olduğu antimutajenik değişinim önleyici bileşiklerin kanser yaradılışı ile kabızlığı önlediği, kanı sulandırarak kalp ve damar hastalıklarına iyi geldiğinin bilimsel olarak tespit etildiğini belirten Dönmez, ”Kivi dünyada yoğun olarak harcanan 26 meyve içerisinde yiyecek maddesi güzergahından en zenginidir. Kivinin 100 gramında vasati 100-400 miligram C vitamini bulunuyor. Magnezyum içeriği bakımından da en zengin, yüksek potasyum ölçüyü ve düşük sodyum ile yeniden meyveler içerisinde ön sıralarda yer alıyor” dedi.
SOLUNUMLA ALAKALI ŞİKAYETLERİ AZALTIYOR
Dönmez, kivinin karotenoidler alglar, bazı mantarlar ve nebatlarda bulunan pigment, fenolik bileşikler ve antioksidan istikametinden de oldukça zengin ve ehemmiyetli meyve olduğunu belirterek, ”C vitamini ambarı kivinin kumpaslı harcanması halinde özellikle kış aylarında görülen solunumla alakalı şikayetlerin eksildiği doğrultusunda bilimsel bilgiler bulunmaktadır” diye konuştu.
İtalya’da 18 bin çocuk üzerinde yapılan bir araştırmada C vitamini içeriği yüksek meyve harcayan fertlerin yüzde 44′şöhrette solunumla alakalı meseleyle karşılaşma tehlikesinin eksildiğinin tanımlandığına dikkati sürükleyen dönmez, şöyle devam etti:
”Zati daha öncekinden beri astım hastalarında soluk açıcı ve öksürük kesici olarak kullanıldığı öğrenilmektedir. Yapılan başka bir araştırmada olgunlaşmış kivi meyvesinde proteinlerin yapı taşı olan amino asitlerden 15 tanesi tanımlanmış, özellikle arginin, glutamin, asparagin amino asitleri daha yoğun olarak tespit etilmiştir. Arginin aminoasidinin kanı sulandırdığı, erkeklerde iktidarsızlığa iyi geldiği, glutaminin beyin ve merkezi asap sisteminde yoğun olarak bulunduğu belirtilmektedir. Son senelerde kivi tohumlarından elde edilen ekstraktlar emeliyle de kullanılıyor. Kivi kanseri başlatan genlerde değişinimi önlemede tesirli olan antimutajenik bileşikler kapsıyor. Özellikle lutein aminoasidinin prostat, akciğer ve sütun kanserine iyi geldiği bildiriliniyor.”
BUNALIMI ÖNLÜYOR STRESİ AZALTIYOR
Dönmez, İskoçya’da Rowett Araştırma Enstitüsünde gönüllü fertlerle yapılan bir çalışmada, 3 haftalık kivi tüketimi neticesinde yapılan analizlerde, kan plazmasında C vitamini içeriğinin çoğaldığı, lenfositlerde Deoksirübo Nükleik Asit hasarının keskin bir biçimde eksildiğinin tespit etildiğini vurgulayarak, ”Neticede kivinin antikanserojen özelliği ile bedeni koruma bakımından ehemmiyetli olduğu bildirilmiştir. Kivinin, yan tesir göstermeksizin kanı sulandırarak,kalp krizini de önlediği yapılan bilimsel araştırmalarla tespit etilmiştir” dedi.
Selahattin Dönmez, kivinin ayrıca, kolesterol düşürücü, kabızlık giderici, bunalım önleyici, stres eksiltici, beden şekerini tertip edici, trigliserit düşürücü, görme eforunu iyileştirici, bağışıklık sistemini güçlendirici, çocuklarda kemik ve beyin gelişimini çoğaldırıcı özellikleri bulunduğunu vurguladı.
Kivinin kilo koruma ve form yakalamada da tesirli olduğunu belirten Dönmez, ”Kivi, ülkemizde son senelerde yoğun olarak üretilen ve yiyecek içeriği bakımından oldukça zengin bir meyvedir. Zinde, formda ve hastalıklardan uzak bir yaşam için herkese gün bir kivi yemeyi nasihat ediyoruz” diye konuştu.
Kaynak: http://www.takvim.com.tr/KadinSaglik/2011/01/25/kivi_kanseri_onluyor