Sağlıklı seks için ne yapmalı ?
Az muhabbet tez ayrılık mı getirir yoksa kesintisiz beraber mi olmak gerek? İşte seks için en doğru olanları… Her anı yan yana geçiren çiftler mi doğru …
Az muhabbet tez ayrılık mı getirir yoksa kesintisiz beraber mi olmak gerek? İşte seks için en doğru olanları…
Her anı yan yana geçiren çiftler mi doğru yolda ilerliyor yoksa kendi konutlarında ayrı ayrı yaşarken birbirleri için ortak zaman yaratanlar mı? İki ünlü psikiyatrist Prof. Dr. Ahmet Çelikkol ve Prof. Dr. İlkay Kasatura ideal ilişki modelini tartıştı…..
Prof. Dr. Ahmet Çelikkol
‘Az muhabbet tez ayrılık getirir’
“Eşler istiyorlarsa her anlarını beraber geçirebilirler, bağımlı karakter yapısındaki çiftler böylece mutluluğu tutabilir. Kadın kaçar erkek kovalar, bu denge yakalatılırsa mutlu ilişki kurulur. ”
Sıhhatli ilişki kurabilmek için çiftler her an dip dibe mi olmalı araya mesafe mi koymalı ?
Bu tamamen çiftin beraber verebileceği bir karar. Çiftlerden ikisi de bağımlı karakter yapısındaysa, her an beraber olarak son derece mutlu bir ilişki kurabilirler. Bu çiftlere ‘Yok sen eşinden azıcık uzaklaş’ demek gerçekten doğru bir nasihat olmaz.
Paylaşılan zaman çoğalır mı eksilir mi ?
İlişkiler aynen bir çan çarpıksı gibidir. İlişki büyüdükçe geçim çoğalır ama çan çarpıksı tepeye vardığında daha fazla yakınlığın bereketi olmaz. Bu noktada yeniden iç içe bir ilişki söz mevzusu olursa, o zaman alt doğru iniş başlayıp meseleler çoğalabilir.
Sizce beraber mi yaşamalı herkesin ayrı konutu mu olmalı ?
Çok muhabbet tez ayrılık getirir derler ya, az muhabbet de aynen bunun gibi ayrılık sebebidir. Öyle ayrı ayrı konutlarda sağlam ilişki kurulmaz. Ayrı ayrı konutlarda yaşanan ilişkinin ismi aldatmacadır.
Buluşmalı seks mi, spontan seks mi daha fazla tatmin eder ?
İkisi birden demek daha uygundur. Programlı seks yapılabilir ama ilişkinin kendiliğinden büyümesine de imkân tanımak gerekli. Bu cins şeyleri sıkı kaidelere bağlamak natürelliği bozabilir.
Bir tarafın kaçan diğer tarafın kovalayan olması her zaman bir ilişkiyi ayakta yakalayabilir mi ?
Kaçmak ve kaçar gibi yapmak kadına atfedilmiştir. Reelinde bu dişinin tabiatında vardır, misalin kedilerde de böyle bir güdü vardır. Bu yaşama renk katabilir ama dozunu ayarlamak gerekli. Erkeğin enerji sarf etmesine izin vermek gerekir.
* * *
Prof. Dr. İlkay Kasatura
‘Hoşlandığınız şahsı tutsak almayın’
“Karşısındakini tutsak alan ilişki şekli çiftleri birbirinden uzaklaştırır. Çiftlerden birinin kaçtığı ötekisinin kovaladığı ilişki yapısı bir müddet sonra agresifliği, bıkkınlığı getirir ve o ilişki biter.”
Sıhhatli ilişki kurabilmek için çiftler her an dip dibe mi olmalı araya mesafe mi koymalı ?
Ortak alaka alanları tutarak eşlerin zamanlarını beraber geçirmeleri hoş bir şeydir ama fertselliğe de saygılı olmak gerek. Aksi halde kadının da erkeğin de, sanki karşısındakini tutsak alan davranışları birbirinden uzaklaşmalarına yol açar.
Paylaşılan zaman çoğalır mı eksilir mi ?
Burada dikkat edilmesi gereken şey, paylaşılan zamanın çokluğu değil paylaşımın niteliğidir. Tüm günlerini birbirleriyle geçirdikleri halde iyi bir ilişki kuramayan pek çok çift var. Beraber zaman geçirmek ilişkinin mutlu olmasını çok fazla ilgilendiren bir mevzu değildir.
Sizce beraber mi yaşamalı herkesin ayrı konutu mu olmalı ?
Evlilik karşılıklı dayanışma ve paylaşımın reelleşmesi gereken bir süreç olduğu için ben çiftlerin ayrı konutlarda oturmasına karşıyım. Ancak aynı konutta yaşanırken de karşıdaki bireyin değişik bir fert olduğu unutulmamalı ve saygı gösterilmeli.
Buluşmalı seks mi, spontan seks mi daha fazla tatmin eder ?
Cinselliği spor salonunda asıllaştırılan beden eğitimi olarak görmüyorum. Her iki tarafı da mutlu edecek şey karşılıklı sevginin neticeyi olarak ortaya çıkan spontan sekstir. Cinselliğin sevgi, aşk, duygu kapsayan ebatlarını görmezden kazançsak ilişki hasar görür.
Bir tarafın kaçan diğer tarafın kovalayan olması her zaman bir ilişkiyi ayakta yakalayabilir mi ?
Kaçma kovalama stilindeki davranışlar insanları ilişkinin natürelliğinden koparır. İlişkilerde kaçan taraf seven insanı bir müddet peşinde koşturabilir ama daha sonra bıkkınlık, asabilik ve aşınmışlık duygularının yaşanması kaçınılmazdır.
Sabah
http://www.haberturk.com/haber.asp?id=33738&cat=220&dt=2007/08/26