Kanserin gelişimini etkileyen faktörleri anlamak

Kansere giden süreç olan kanserojenez birkaç aşamadan olu­şur. Kanser öncesi hücresel hasarla başlayıp zaman içinde habis değişimle oluşur. İlk adım hücresel anormalliklerin oluş­masıdır; bu, sonuçta …

Kansere giden süreç olan kanserojenez birkaç aşamadan olu­şur. Kanser öncesi hücresel hasarla başlayıp zaman içinde habis değişimle oluşur. İlk adım hücresel anormalliklerin oluş­masıdır; bu, sonuçta kansere yol açar. Bu anormallikler adolesanlık sırasında, ergenlikten hemen sonra oluşur. Çocukluk­taki sağlıksız beslenmenin, cinsellik hormonunun aşırı üre­timine ve erken yaşta göğüs dokusunda, yıllar sonra kanserin oluşmasına neden olacak patolojik değişiklikler oluşturduğunu unutmayın.

Erken yaşta ergenliğin başlamasının riskteki artışın önemli bir işareti olduğu bilinmektedir; ayrıca, yumurtalık hormon­larının göğüs kanserinin gelişmesinin bütün aşamalarında önemli bir rolü olduğuna dair sayısız kanıt vardır. Bir kadın ne kadar erken olgunlaşırsa, ki bu ilk regl döneminin olduğu yaş demektir, göğüs kanseri olma riskinin o derece arttığı doktorlar tarafından bilinen bir bilgidir. Erken yaşta regl ve vücut kilosunun fazla olması göğüs kanseri riskinin artması anla­mına gelmektedir.
Kadınlar etkilenen tek cins değildirler; erken olgunlaşma­nın neden olduğu risk artışı prostat kanseri ve testis kanseri için de geçerlidir. Daha hızlı büyüyüp olgunlaşırsak, kanser riskimiz artar ve daha hızlı yaşlanırız. Laboratuvar hayvan­larında da aynı şeyi görürüz; daha çabuk büyümeleri için onları fazla beslersek, daha genç ölürler.

Yüzyılımızda Batı toplumlarında regl başlangıcı gittikçe daha erken yaşta olmaktadır. Birleşik Devletler’deki ortalama yaş on iki yaş civarıdır. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, 1840 yılında ergenliğin başlama yaşı ortalama 17 ‘ydi.

Batı Avrupa ve ABD’de regl yaşının 17′den yaklaşık on ikiye indiği dönemde, Batı dünyasının yeme alışkanlıklannda önemli bir değişiklik meydana gelmiştir. Yağ, işlenmiş kar­bonhidrat, peynir ve et tüketimi artmış, nişastalı bitkiler gibi kompleks karbonhidratların tüketimi fazlasıyla azalmıştır.