İki teker üzerindeki büyük tehlike! Motoksiklet kazaları kırık ve travma riskini artırıyor

Trafikte motosiklet sayısı süratle artarken, buna paralel olarak kaza oranları da kaygı verici düzeylere ulaştı. Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Mehmet Soyarslan, motosiklet kazalarının artık hastanelerin acil servislerinde en sık karşılaşılan travma nedenlerinden biri olduğunu belirterek, “Kazaların yaklaşık yarısında kas iskelet sistemi hasarı, dört olaydan birinde ise kırık tespit ediliyor” dedi.

HABERE İLİŞKİN GÖRÜNTÜ İÇİN TIKLAYIN İZLE

Trafikte motosikletlerin sayısı her geçen gün artıyor, fakat bu artış kazalar ve yaralanmalarda da bariz bir yükselişi beraberinde getiriyor. Medipol Üniversitesi Pendik Hastanesi’nden Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Mehmet Soyarslan, motosiklet kazalarının birçoklarında kırık ve yumuşak doku hasarlarının görüldüğünü belirterek, “Eğitimsizlik, hami ekipman eksikliği ve bilinçsiz kullanım, en büyük tehlike kaynağı. Acile başvuran motosiklet kazalarının yaklaşık yarısında kas iskelet sistemi hasarı, bu olguların da yüzde 30-40’ında kırıklar görülüyor” ikazında bulundu.

“MOTORSİKLET KAZALARI AÇIK ORTA ÖNDE”

Türkiye’de trafiğe kayıtlı 6,5 milyondan fazla motosiklet bulunduğunu vurgulan Dr. Soyarslan, “Bazı illerde, motosiklet sayısı artık araba sayısını geçmiş durumda. Pandemi periyodunda süratle büyüyen kurye dalı bu artışta büyük rol oynadı. Büyük kentlerde ise trafik ve park probleminden kaçmak için kişisel kullanım yaygınlaştı. Evvelce acillerde düşme ya da araç çarpışması nedeniyle yaralanmaları görürdük, artık motosiklet kazaları açık orta önde. Bu kazalar yalnızca kırıklarla değil, baş, göğüs ve karın travmalarıyla da karşımıza çıkıyor” dedi.

EĞİTİMSİZLİK VE EKİPMAN EKSİKLİĞİ EN BÜYÜK TEHLİKE

Motosiklet kazalarının temel nedenlerinden birinin eğitimsizlik olduğunu belirten Dr. Soyarslan, “Şu anda B sınıf ehliyeti olan bireyler rastgele bir motosiklet eğitimi almadan trafiğe çıkabiliyor. Bu durum önemli bir güvenlik açığı oluyor. Ayrıyeten gözetici ekipman kullanımı da yetersiz. Türkiye’de kask takma oranı yüzde 70’in üzerinde olsa da kazalarda kasksız şoförler görüyoruz. Kask kullanılmadığında baş ve yüz kemiklerinde önemli kırıklar, beyin yaralanmaları hatta mevt riski oluşabiliyor. Lakin yalnızca kask takmak değil, yüksek standartlı muhafaza sertifikalı kaskları tercih etmek de çok önemli” dedi.

“BİLİNÇSİZ MÜDAHALE YARALARI AĞIRLAŞTIRABİLİR”

Kaza sonrası yapılacak birinci yardımın hayati olduğunu söz eden Dr. Soyarslan, “Motosiklet kazası sonrasında etraftaki şahısların bilinçsizce müdahale etmemesi gerekir. En doğrusu çabucak 112’yi aramaktır. Aktüel kaskların alt kısmında çıkarma sistemi bulunur; yalnızca eğitimli gruplar bu noktadan kaskı inançlı halde çıkarabilir. Sivil şahısların bunu denemesi boyun yaralanmalarını ağırlaştırabilir” formunda konuştu.