Hazımsızlık deyip geçmeyin! Altında safra kesesi taşı olabilir

Safra kesesi hastalıkları, dünya genelinde olduğu üzere Türkiye’de de en sık karşılaşılan sindirim sistemi sorunları ortasında yer alıyor. Medipol Sıhhat Grubu’ndan Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Yaşar Özdenkaya, safra kesesi taşlarının birçok vakit belirti vermeden ilerlediğini, lakin semptomatik hale gelen hastalarda cerrahi tedavinin kalıcı tahlil sunduğunu söyledi.

Yemek sonrası karın ağrısı, mide şişkinliği yahut sırta vuran rahatsızlık hissi… Pek çok kişi bu belirtileri kolay hazımsızlık sanıyor lakin altında safra kesesi taşları yatabiliyor. Medipol Mega Üniversite Hastanesi’nden Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Yaşar Özdenkaya, safra kesesi hastalıklarının sinsi ilerleyen ancak erken teşhisle basitçe tedavi edilebilen bir rahatsızlık olduğunu belirterek kıymetli ikazlarda bulundu.

Doç. Özdenkaya, safra kesesi taşlarının toplumda epeyce yaygın görülen bir sıhhat sorunu olduğunu belirterek, “Çoğu hasta, safra kesesi taşı olduğunu fark etmeden yıllarca hayatına devam eder. Lakin semptomatik hale gelen olaylarda cerrahi tedavi gerekir” dedi.

SİNSİ İLERLEYEN BİR SİNDİRİM SİSTEMİ PROBLEMİ

Doç. Dr. Özdenkaya, safra kesesi hastalıklarının çoklukla ağır ve yağlı yemeklerden sonra ortaya çıkan karın yahut sırta vuran ağrılarla kendini muhakkak ettiğini söyledi. Doç. Özdenkaya, “Hastalar genellikle mide bölgesinde gaz ve basınç hissi, sırta ya da sağ omuza vuran ağrılarla bize başvurur. Bu durum bazen kalple karıştırılabilir. Şikayetlerin altında safra kesesi taşı olabileceği üzere diğer sindirim sistemi sorunları de yatabilir” tabirlerini kullandı.

“HER SAFRA KESESİ TAŞI AMELİYAT GEREKTİRMEZ”

Toplumda safra kesesi taşı olan birçok kişinin hiçbir belirti göstermeden hayatını sürdürebildiğini belirten Doç. Özdenkaya, “Biz bu kümesi ‘sessiz taş’ hastaları olarak tanımlarız. Bu şahıslarda çoklukla cerrahiye gerek olmaz. Lakin ağrı, bulantı, hazımsızlık üzere şikayetleri olan semptomatik hastalarda tedavi laparoskopik yani kapalı ameliyatla yapılır” diye konuştu.

KISA MÜDDETTE GÜZELLEŞME, DÜŞÜK RİSK ORANI

Kapalı formülle yapılan safra kesesi ameliyatlarının inançlı ve tesirli olduğunu vurgulayan Doç. Özdenkaya, “Ameliyat sonrası hastalar çok kısa müddette iş ve toplumsal hayatlarına dönebiliyor. Türkiye’de cerrahlarımız bu bahiste hayli deneyimli. Hastanemiz özelinde ayda yaklaşık 100’e yakın safra kesesi ameliyatı gerçekleştiriyoruz. Komplikasyon oranı ise yüzde 1’in altındadır” bilgisini paylaştı.

TAŞ DÜŞMESİ ÖNEMLİ SONUÇLARA YOL AÇABİLİR

Safra taşlarının kimi durumlarda safra kanalına düşebileceğini belirten Doç. Özdenkaya, bunun pankreas iltihabına yahut sarılığa yol açabileceğini tabir etti. “Bu üzere durumlarda endoskopik metotla, yani ERCP süreciyle taşların kanal içerisinden temizlenmesi gerekir. Lakin standart tedavi, safra kesesinin laparoskopik yolla çıkarılmasıdır” dedi.