Varis Nedir? Tanı Ve Tedavisi
Varis her hastalık gibi ciddiyetle ve bilimsel metotlarla rehabilitasyon edilmesi gereken bir damar hastalığıdır.
Varis her hastalık gibi ciddiyetle ve bilimsel metotlarla rehabilitasyon edilmesi gereken bir damar hastalığıdır. Varis kanı akciğer ve kalbe geri taşıyan toplardamarların ilerleyici bir biçimde genişlemesine verilen isimdir.Yaptığı ağrı, kramp, görüntüsü ve oluşturduğu psikolojik tablo insanı mutsuz eder. Varis hastalığı uzun saatler süresince çalışmak dolayısıyla ayakta kalmak zorunda kalan insanlara çağdaş çağın yeni bir armağanıdır. Yoğun ve uzun çalışma şartları ve hareketsiz günlük yaşantı neticeyi yürüyüşün yerini alan kısa mesafelere dahi araba ve taşıma taşıtları ile erişen insanlarda varis daha sık görülen bir hastalık halini almıştır. 25 35 yaş grubunda %30 – %35 oranında, 55 65 yaş grubunda ise 50 60 oranında görülür. Hastaların büyük bir kısmı bacaklarında varislerle beraber senelerce yaşarlar ancak ağrı oluşmaya başladığı zaman rehabilitasyon gereksinimi dinlerler. varisin ilk görüldüğü anda doktora estetik evhamlarla müracat eden hastalarda dahi derin toplardamarlarda venöz noksanlık ismi verilen hastalık başlamış olabilir. Varisleri ile beraber yaşamaya çalışan ve bu vaziyete alışan insanların en büyük dezavantajı zaman geçtikçe daha güç bir rehabilitasyon biçimine gereksinim dinlemelerindedir.
Varis ve değişik toplar damar hastalıklarında en ehemmiyetli etken ırsiyet başka bir deyişle aileden gelen yatkınlıktır. Anne, baba ve değişik birinci derece akrabalarında varisi olan bir birey şayet uzun vakit ayakta kalınan veya sürekli sabit olarak oturulan bir iş yapıyorsa, sigara içiyorsa, kilo alıyorsa, fazla sıcağa maruz kalıyorsa, bayanlarda gebelik ve doğum geçirmişse öğrenmelidir ki varis hastalığı kaçınılmazdır.
Varis ve venöz noksanlık hastalığının rehabilitasyonunun gecikmesi neticesinde hastalığın ciddi yan tesirleri görülebilir ki bunlar ayak ve bacaklarda akıntılı ve geçmeyen yaralar, thromboflebitis denilen damar içi cerahatleri olup en ciddi netice ise venöz thrombozlar neticeyi akciğere, kalbe pıhtı gitmesidir ki bazen vefatla dahi sonuçlanabilir.
Varis ve venöz eksikliğin teşhisi damar sistemi tetkiki sonrasında yapılan Doppler ultrason ve gereğinde venografi ismi verilen radyolojik muayenelerle konulur.
Bu muayeneler neticesinde hastalığın ilerleme derecesine göre venöz tazyiki düşüren ilaçlar, varis çorabı, skleroterapi ismi verilen damar içine yapılan enjeksiyonlar, lazerle damar pıhtılaştırılması ve gereğinde varis operasyonlarının uygulanması yolu ile rehabilitasyon muhtemeldir. Son senelerde hastalığın rehabilitasyonunda kullanımına başlanan lazer rehabilitasyonu varislerde de uygulanmakla beraber son yapılan bilimsel çalışmalar cerrahi müdahalelerin başka bir deyişle varis operasyonlarının hali hazırda uygulanan en kesin ve kalıcı çözüm olduğunu göstermektedir.
Ana toplardamarların içindeki kapakçık bozukluğu ve tazyik yükselmesi ile başlayan varis hastalığının cilt üzerindeki görünümünü kılcal varisler ve ince kıvrımlı mor damarlar biçiminde olup buzdağının görünen kısmı gibidir, başka bir deyişle problemin kaynağı derin toplardamarlardır. Bu sebeple ilerleyen seneler içinde ciddi sağlık problemleri oluşturabilecek olan varis hastalığının rehabilitasyonunun ilgisizlik edilmemesi bireyin yaşam konforu açısından çok ehemmiyetlidir. Varis rehabilitasyonunda kolay kural şudur: Varis ne kadar yeni ise rehabilitasyon o kadar basittir.