Neden uyuyamıyoruz

21.02.2023
913
Neden uyuyamıyoruz

İyi bir gece uykusu bazıları için perdeleri sürükleyip ışıkları kapatmak kadar kolay. Ama kimileri için çaba… Bazen eşin horlaması, bazen bunalım, bazen ilaçlar…Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Nöroloji …

İyi bir gece uykusu bazıları için perdeleri sürükleyip ışıkları kapatmak kadar kolay. Ama kimileri için çaba…

Bazen eşin horlaması, bazen bunalım, bazen ilaçlar…Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı Uyku Bozuklukları Üniteyi’nin yönecicisi Prof. Dr. Hakan Kaynak,Cosmoturk’e uykusuzluğun sebepleriyle alakalı açıklamalarda bulundu.

GEÇİCİ UYKUSUZLUK
Genellikle iyi yatanlarda ve uykusuyla alakalı şikâyeti olmayanlarda bir veya birkaç gece vakitle ortaya çıkar. En sık görülen uykusuzluk tipidir. Otel odası, dost konutu gibi alışkın olunmayan etraflarda, imtihan, tercih, iş görüşmesi gibi gerginlik yaratan olaylar evvelinde veya geçici bir hastalığın yol açtığı ağrı, kaşıntı gibi vaziyetlerde geçici olarak ortaya çıkar. Kimilerinde geçici uykusuzluk, kesinlikle sezildiğinde de belirebilir.

KISA SÜRELİ UYKUSUZLUK
Bir ila dört hafta devam eden uykusuzluklar bu gruba girer. Gerginlik yaratan bir olay veya hastalık neticesinde ortaya çıkar. Genellikle nedenin ortadan kalkmasıyla düzelir. Ancak bu gruptaki hastalarda uykusuzluğun uzun süreli hale dönüşme riski bakımsızlık edilmemeli.

Gerektiğinde fazla kullanıma yol açmayacak biçimde uygun bir ilaç rehabilitasyonu tertip edilmelidir. Zira kısa süreli uykusuzluklar çoğu zaman uzun süreli uykusuzluğa dönüşür.

UZUN SÜRELİ UYKUSUZLUK
Uykusuzluk süresi bu grupta aylarla ifade edilir. Psikolojik, psikiyatrik, organik, ilaç kullanımı gibi sebeplerle ortaya çıkar. Bazen bu sebeplerden birkaçı görülebilir. Uyku ilaçlarıyla rehabilitasyon edilmeyen bu cins uykusuzlukların kesinlikle hekim tarafından değerlendirilmesi ve rehabilitasyon edilmesi gerekir.

BİLİNMİŞ UYKUSUZLUK
Hastalık evvelinde uykusundan ender olarak şikâyeti olan hasta, genellikle gerginlik yaratan bir olay sonrasında uyuyamamaya başlar. Bazen neşelendirici bir olay, bazen bir hastalık, bazen iş veya ailede ortaya çıkan ehemmiyetli bir problem buna neden olur.

Problem ortadan kalktığında uykunun olağana döneceği inancıyla ilk günlerde uykusuzluk ciddiye alınmaz. Ancak bir zaman sonra hasta uykusuzluğu başlatan neden kaybolduğu halde yatamadığını fark eder. Bu andan itibaren, yatmak hasta için ehemmiyetli bir problem oluşturur.

Akşam saatlerinde, “Acaba bugün yatabilecek miyim?” diye düşünmeye başlar. Hasta yatabilmek için bazı tedbirler alır, akşamları kahve, çay içmemeye, etrafındaki hengame kaynaklarını kaldırmaya çalışır. Erkenden uyuyup, ertesi gün işine zinde gitmeyi tasarılar. Ama ne yazık ki bu tasarılar boşa çıkar.

YATAĞA HUSUMET DİNLEMEK
Televizyonun karşısında gözleri kapanan, yatakalan hasta, kalkıp Yatağa husumet dinlemek! Televizyonun karşısında gözleri kapanan, yatakalan hasta, kalkıp pijamalarını giyip yatağına gittiğinde uykusu kaçar. Hastalar sabah kalktıklarında kendilerini bitkin ve eforsuz sezerler. Bu his tam gün süresince devam eder. Bir evvelki gün yaşadığı hissi bir daha yaşamak istemeyen hasta ertesi gece daha fazla uyumaya gayret eder. Bu, uykunun daha fazla kaçmasına yol açar. Sonunda uykuya ve yatılan etrafa karşı makûs bir koşullanma, husumet hissi oluşur. Bu sebeple hastalar zaman zaman yatakları dışında uyumayı sınadıklarında banal bir uyku uyuyabilirler.peki psikiyatrik gidişat uykuyu tesirler mi? En sık görülen uykusuzluk sebebi psikiyatrik orijinlidir. Hemen hemen tüm psikiyatrik hastalıkların seyri sırasında uykusuzluğa tesadüfülebilir. Bazen uyku bozukluğu değişik şikâyetlerin gerisinde kalır, bazen de değişik şikâyetler kadar önem verilmez.

Hasta yalnızca uykusuzluk şikâyetiyle doktora müracaat etir. Çoğunlukla reel hastalık göz arkasını edilir, hasta muhtelif uyku ilaçlarıyla rehabilitasyon edilmeye çalışılır. Psikiyatrik orijinli bozukluklar arasında bunalım, panik bozukluklar, alkolizm gibi meseleler yer alır.

BUNALIM
Bunalıma giren hastalarda duygular, efkâr ve mutsuzluk yönünü çoğalır. Hasta sakin, kayıtsız ve gönülsüzdür. Ancak bulgular her zaman çok aşikar olmadığından teşhis koymak eforlaşabilir. Bu gidişatta iştahta eksilme ve kilo kaybı, uykusuzluk ve seyrek olarak fazla geçime isteği, vefat ve intihar düşünceleri, kendini kıymetsiz görme gibi bulgular olur.

Depresif hastalardaki uyku şikâyeti yüzde 95 oranına kadar yükselebilir. Hatta bazen uykusuzluk o kadar ön tasarıya geçer ki, değişik bunalım bulgularını maskeleyebilir. Depresif hastadaki uyku şu özellikleri gösterir: Hasta uykuya dalmakta eforluk sürükler. Gece içinde sık sık uyanır, bu sebeple uykusunun aralıksızı bozulur. Hasta sabah erken uyanır, sezdiği fazla kasvet tekerrür yatmasına mani olur.

Hasta uykusunu noksan ve dinlendirici olmaktan uzak olarak yorumlar, ertesi gün kendini yorgun sezer. Bunalımın şiddeti artıkça uykusuzluk da barizleşir. Uykusuzluk, bunalım düzeldikten sonra da devam edebilir.

NEZAMAN UZMANA BAŞVURMALI ?
Şayet bir ay vakitle uykusuzluk meseleyi devam ediyorsa gidilmeli. Yoksa bu gidişat kronik hale gelebilir ve rehabilitasyonu eforlaşabilir.

ETRAFSAL ETMENLER
Yatak odasının hengameli, çok eşyalı ve yatağın rahatsız olması uykuyu bozar. Eşlerden birinin horlaması, yatakta kitap okuması veya ışığı sarih vazgeçmesi de faktörler arasında. Çiftlerin birbirinin uykusunu makûs istikamette etkilediğine ait bir hayli çalışma var. Uykusuzluk sürükleyenlerin ayrı yataklarda bulunması uykuya dalmayı kolaylaştırabilir.

KİMLER UYKUSUZLUKTAN MÜSTARİP ?
Stresli, uzun çalışma hayatına sahip olanlar. Siyasetçiler, yoğun ofis işi yapanlar, gazeteciler, televizyoncular, nöbeti olan polisler, hekimler, yeni bebeği olan anneler…

ÇOCUKLARIN UYKU SÜRESİ
Bebekler, ilk üç aylık yarıyılda günün takribî 16-18 saatini uykuda geçirir. Üç aydan itibaren daha kısa zaman uyumaya ve gece uykusunda daha seyrek uyanmaya başlar. Altı aylıkken uyku lüzumu 12 saate iner ve bu lüzum ilkokul sonuna kadar devam eder. İlkokuldan sonra yetişkin uykuya yanaşılır .

Kaynak: http://h2.haberturk.com/01Detay.aspx?ID=1922&Kat=5&dt=2007/11/27

BİR YORUM YAZIN
ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.