“Hastalık galibiyete mani değil” dedi, yarıyıl birincisi oldu!
Nişantaşı Üniversitesi’nin 2018-2019 akademik seneyi, sevinçli ve duygu dolu bir mezuniyet merasimi ile son buldu. Merasime, akademik yarıyılın birincisi olan Mine Gürleyen’in sırça kemik hastalığına alan okuyan azmi ve galibiyet öyküsü damgasını vurdu.
Ülkemizin akademik hayatına yeni bir doğrultu veren Nişantaşı Üniversitesi, 2018-2019 akademik senesine duygu dolu bir mezuniyet merasimiyle veda etti. 24 Eylül’de Vadi Açıkhava’da tertip edilen merasime, akademik yarıyılı birincilikle bitiren Mine Gürleyen’in öyküsü damgasını vurdu. Doğuştan sırça kemik hastası olan Gürleyen, merasimde yaptığı konuşmada, yaşadığı tüm eforluklara karşın elde ettiği bu galibiyette katkı sağlayan üniversitesine ve akademisyenlere teşekkür etti. ‘’Yaşamda ne yaşarsanız yaşayın, kesinlikle inanın. İnanmaktan asla bırakmayın. Kendinize ve hayallerinize inanın’’ laflarıyla devam eden konuşmayı tüm mezun talebeler ayakta alkışladı. Nişantaşı Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şenay Yalçın ise, “Yaşamınız süresince rehberiniz, bilim ve evrensel bedeller olacaktır. Değişik düşünce ve görüşlere sarih olmaktan bırakmayacaksınız. Bundan sonraki hayatlarınızda her zaman etrafa duyarlı, her zaman sosyal mesullük sahibi, her zaman kaliteli, iyi insanlar olarak Nişantaşı Üniversitesi diplomasının marka kıymetine yeni bedeller katacaksınız. Sizler Cumhuriyetimizin bekçilerisiniz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne, üyeyi olduğunuz cemiyete, ulusal ve manevi bedellerimize olan bağlılığınız; insanlığa, ailenize ve kendinize olan sevgi ve hürmetiniz hiç azalmasın. Size güvenimiz ve size inancımız bütündür” dedi. Mezuniyet Merasiminin Ardından Simge Sağın Konseri! Mezuniyet merasiminin bitirilmesinin ardından Vadistanbul Açıkhava konser alanında Öpücem, Aşkın Hadisem, Yankı gibi popüler şarkılarıyla tanınan pop müziğin hoşlanılan adı Simge Sağın, Nişantaşı Üniversitesi mezun talebeleriyle toplandı. Konser evveli gençlerle birlikte olmaktan büyük neşe aldığını söyleyen Sağın, “Mezuniyet konserleri öbürlerine göre daha pozitif ve cümbüşlü geçiyor. Mezuniyet duygusunun sarihe vurulması ve o sahnedeki cümbüş daha da tavan yapıyor. Bu surattan çok cümbüşlü geçiyor” dedi.