Bebeklerde beslenme
Anne sütü münazarasız bebeğiniz için en iyi besin kaynağıdır. Ancak bebeğiniz anne sütü alamıyorsa, onu en doğru biçimde beslerken hastalıklara karşı da gözetmek istiyorsanız içiniz …
Anne sütü münazarasız bebeğiniz için en iyi besin kaynağıdır. Ancak bebeğiniz anne sütü alamıyorsa, onu en doğru biçimde beslerken hastalıklara karşı da gözetmek istiyorsanız içiniz rahat olsun: Bu yarıyılda bebeklerin besinsel lüzumlarına göre hazırlanmış devam mamaları sağlıklı büyüme ve büyüme için anne sütünden sonra en doğru, en sağlıklı seçenektir.
Bebeğin sağlıklı büyüme ve gelişimi için ilk bir sene inek sütü kullanılmaması gereği tüm bilimsel etraflar tarafından kabul edilmiş bir asıldır. Büyüme ve büyümenin en süratli olduğu yaşamın ilk bir senesinde bebeğinizin sağlıklı ve doğru beslenmesi kadar mide barsak enfeksiyonları, allerji ve ishale karşı korunması da ehemmiyetlidir.
FONKSİYONEL BESİNLER NE DEMEKTİR?
Günümüzde sağlık için verimli besin maddeleri araştırma çalışmaları yoğun olarak yapılmaktadır. Bu çerçevede değerlendirilen en aktüel bilimsel büyümelerden bkocaman olan “Fonksiyonel Besinler,” “Sağlıklı Besinler” Healthy Foods olarak da adlandırılır. Fonksiyonel besinler, doğru ve balanslı bir beslenme sağlama haricinde, hastalıkların rehabilitasyonu da dahil olmak üzere tıbbi, gözetici, verimli ve sıhhate katkıda bulunan besinlerden oluşan bütünsel bir kavramlar dizisi olarak tanımlanabilir.
PROBİYOTİK BESİN NE DEMEKTİR?
Bu kavramlardan birisi probiyotik besindir ve harcanması barsak florası için verimli tesirlere sahip canlı bakteriler bileşimini kapsayan besinler olarak belirlenirler. Probiyotikler, anne sütüyle beslenen bebeklerin barsak florasında yoğun olarak bulunur.
BEBEK İÇİN PROBİYOTİKLERİN BEREKETLERİ NEDİR?
Probiyotikler natürel gözetmeyi temin eder. Bağışıklık sistemini takviyeler, hastalık yapan mikroorganizmaların üremesine mani olurlar. Hastalıklara karşı mukavemetin çoğalmasını sağlarlar. İshal ve allerjinin önlenmesi ve iyileştirilmesinde ehemmiyetli bereketleri vardır. Sindirimi basitleştirir, vitaminlerin birleşiminde rol oynarlar.
BEBEK MAMALARINA PROBİYOTİK İLAVESİ OLASI MÜDÜR?
Bebek mamalarına probiyotik ilavesi yapılabilmesi ancak çok ileri teknolojinin kullanıldığı sistemlerde olasıdır.
Probiyotik tesirlerinin muayenehane çalışmalarla ispatlanmış olmasının yanı gizeme, bebek mamalarına ilave edilen probiyotiklerin, verimli olabilmesi için taşıması gereken en ehemmiyetli özelliklerden bkocaman insan kaynaklı olmalarıdır.
Zira probiyotik ilavesi değil, doğru anne sütüyle beslenen bebeklerde mevcut olan probiyotik ilavesi ehemmiyetlidir.
PROBİYOTİK KAPSAYAN BEBEK MAMASI ÜLKEMİZDE MEVCUT MUDUR?
Anne sütü ile beslenen bebeklerde natürel gözetmeyi sağlayan probiyotikler ülkemizde yalnızca ÜLKER HERO BABY 2 PROBİYOTİK devam mamasında kullanılmıştır. Bebeğinizi beslerken, onun aynı zamanda hastalıklardan natürel yollarla korunmasını sağlayacak çok yeni bir konsept olan fonksiyonel besinler Ülker Hero Baby 2 Probiyotik Devam maması ile sizlere erişiyor.
Ülker Hero Baby 2, anne sütü ile beslenen çocuklarda egemen tesirleri muayenehane deneylerle ispatlanmış olan b.bifidum&b.longum cinsleri ile zenginleştirilmiş tek bebek maması olma özelliğini taşıyor. Ülker Hero Baby 2, 4. aydan itibaren anne sütü alamayan bebeklerde natürel gözetmeyi sağlayan, büyüme ve büyümeyi destekleyen besleyici devam sütüdür.
• Bedenin bağışıklıkla alakalı korunma mekanizmalarını güçlendirir.
• İshal ve alerjiyi önler.
• Sindirimi basitleştirir.
• Enfeksiyonlara karşı mukavemeti artırır.
• Bebeğin özellikle bu yarıyılda çoğalmış olan DEMİR, ESANSİYEL YAĞ ASİTLERİ lüzumunu karşılar.
Ülker Hero Baby 2 Probiyotik Devam Maması, bebeğinizi müthiş bir biçimde beslerken, aynı zamanda bağışıklık sistemini kuvvetlendirir, hastalıklara karşı mukavemetinin çoğalmasını sağlar.
BALANSLI BESLENME NEDEN EHEMMİYETLİDİR?
İlk bir senede doğru ve balanslı beslenme eğitimde başarı, bağışıklık mekanizmasının gelişimi, beden kompozisyonunun doğru gelişimi, sağlıklı çalışma eforunu sağlarken, ilk bir senede yanlış ve beceriksiz beslenme, uzun yarıyılda şeker hastalığı, kiloluluk, kalp hastalığı, yüksek tansiyon ve ihtiyarlamanın süratlenmesine neden olmaktadır.