Antibiyotiğin gribe faydası yok
Bol bol C vitamini içeren meyveleri yemek gribi önleme konusunda daha başarılı.. Avrupa Grip Gözlem Komitesi ve Avrupa Hastalıktan Korunma ve Kontrol Merkezi’nin “A-H1” adlı yeni …
Bol bol C vitamini içeren meyveleri yemek gribi önleme konusunda daha başarılı..
Avrupa Grip Gözlem Komitesi ve Avrupa Hastalıktan Korunma ve Kontrol Merkezi’nin “A-H1″ adlı yeni bir tür grip virüsünün salgın haline geldiğini açıklamasıyla birlikte, grip virüsü tekrar mercek altına alındı.
Gribin, influenza virüsünün yol açtığı bir solunum yolu hastalığı olduğunun bilindiği gibi antibiyotiklerin bu konuda herhangi bir faydası olmadığını belirten Vehbi Koç Vakfı (VKV) Amerikan Hastanesi Check – up uzmanı Dr. Hayri Aydın, bütün üst solunum yolu şikayetlerinin de grip olmadığını söyledi.
Genel olarak gripte ateş, burun akıntısı, boğaz ağrısı, kas ve eklem ağrıları, öksürük, halsizlik gibi şikayetlerin görüldüğünü ifade eden Dr. Aydın,
“Bunların diğer solunum yolu virüslerinin de ürettiği şikayetler olduğu düşünülecek olunursa ayırım yapmak çok kolay değil. Ancak gripte genellikle bu belirtiler biraz daha ağır seyreder. İnfluenza virüsüne karşı yeni antiviraller geliştirilmiştir. Bunlar özellikle ilk 24-48 saat içinde alındığı zaman etkinlikleri olan, hastalığın daha hafif ve daha kısa sürmesini sağlayan ilaçlardır. Grip olduğunu düşünen insanların bir an önce bir doktor ile görüşmesi ve bu konuda önerilerini alması uygun olacaktır” dedi.
Aydın, bol bol C vitamini içeren meyveleri tercih etmenin grip önleme konusunda yapabilecekler arasında yer aldığını belirterek,
“Grip virüsü, hastalıklı insanların virüsü olduğu vücut salgılarına dokunmuş olan elleri ile başka yerlere dokunmaları ve daha sonra burayla temas eden sağlıklı insanların ellerini ağız ve burunlarına götürmeleri ile vücuda girer. Gripten korunmak için özellikle elleri sık sık yıkamalı. Eğer yıkamak mümkün olmuyor ise alkol bazlı dezenfektan, temizleyici maddeler ile temizlemeli. Hastalığı olanların topluluklara karışmaması, özellikle çocukların okula gönderilmemesi önemli olacaktır” diye konuştu.
Grip aşısının bir önceki senenin ilkbahar aylarında aktif olan grip türlerinden hazırlandığını ve bir sonraki sene piyasaya sürüldüğünü hatırlatan Aydın,
“Dünya Sağlık Örgütü (WHO) aşı hazırlama sürecinin her aşamasında oldukça faaldir. Her yıl 250 milyon aşı hazırlatılır. Tabi ki grip virüsü çok çeşitli yapılarda olabileceği için her zaman yüzde 100 tutması beklenemez. Ancak genelde grip aşısı olanlar gribi daha hafif geçirmektedirler” açıklamasında bulundu.
Dr. Aydın, toplumun grip ve komplikasyonlarına en açık olan kesiminin aşı olmasının korunma açısından önemli olduğunu dile getirerek, özellikle 65 yaş üstü hastaların hepsinin, 18-65 arası hastalarda ise kalp ve akciğer hastalıkları, diyabet, kanser, veya başka bir kronik hastalığı olanlarla diyalizdeki hastaların, uzun süreli kortizon ve bağışıklığı baskılayıcı ilaç kullanmak zorunda olanların mutlaka grip aşısı olma konusunda doktorlarına danışması gerektiğinin altını çizdi.
İHA
Kaynak: http://www.haberturk.com/haber.asp?id=53523&cat=220&dt=2008/01/30